DermAllegra – Uluslararası Bütünsel Tıp ve Dermatoloji Merkezi
Am Markgrafenpark 6, 91224 Pommelsbrunn/Hohenstadt
Nürnberg Metropol Bölgesi, Almanya
+49 9154 914056info@dermallegra.de

Mitokondriyal hasar

Hücrelerin hayati enerji santralleri olan mitokondriler, serbest oksijen radikallerinin (ROS, reactive oxygen species = "oksidatif stres") patolojik konsantrasyonlarıyla zarar görebilir. Bunun bazen organizmada Burnouta (tükenmişlik sendromu) kadar şiddetli etkisi olabilir. Sebepler son derece çeşitlidir. Yoğun psikolojik stres, enfeksiyonlar (mesela enfeksiyöz mononukleoz, grip, korona), yetersiz beslenme, bağırsakta bakteriyel aşırı çoğalma ve aşılar da sebep olabilir.

Bozulmuş bir mitokondriyal fonksiyonun olası sonuçları konsantrasyon zayıflığı, uykusuzluk, sürekli yorgunluk ve bitkinlik ("fatique”, kronik yorgunluk sendromu”), Burnout (tükenmişlik sendromu), artan açlık hissi, ağrılar ve otoimmün hastalıkları içerebilir.

Oksidatif stres ve mitokondrilere verilen hasar kanda çok iyi ölçülebilir! Ayrıca otonom sinir sisteminde stresi, stres araştırmaları sonucu bilimsel olarak çok iyi bir yöntem olan kalp atış hızı değişkenliği ölçümü ("HRV, Heart rate variability”) yöntemiyle analiz ediyoruz.

Yüksek dozlu gerektiğinde serumla da verilebilen odaklı mikro besin tedavisinin yanında, mitokondrilerin odaklanan yenilenmesi için İHHT (interval hipoksi hiperoksi tedavisi = "yükseklik antrenmanı") en tercih edilen tedavi yöntemidir.

IHHT ile düşük oksijenli, normal ve yüksek oksijenli hava bir solunum maskesi aracılığıyla aralıklarla solunur. Her seans yaklaşık 50 dakika sürer. Başarılı bir tedavi için haftada en az 2 ila 3 seans ve başlangıçta en az 10 seans gereklidir. Kontrollü hipoksi ile eski mitokondrileriler imha olur ardından yenileri oluşur. Bu yükseklik antrenmanına denk gelir. IHHT tekniği, karmaşık hücre mekanizmalarına dayanmaktadır. Bunun keşfi 2019 yılında Nobel Tıp Ödülü'ne layık görüldü.

IHHT edinilmiş mitokondriyal hastalıklar, kardiyovasküler hastalıklar, nörodejeneratif hastalıklar, obezite, ağrılar, uyku bozuklukları, sürekli yorgunluk ve kronik bitkinlik için, özellikle viral enfeksiyonlardan (mesela enfeksiyöz mononukleoz, COVID-19) sonra da uygulanabilir.